Şirinler, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük beğeni toplayan ve
çocuğundan yaşlısına herkesin en sevdiği çizgi filmlerden biri.
İşte ilk bölümü 1958 yılında yayınlanmaya başlayan yani bu sene 50. yaşına basan
Şirinler için tüm dünyada ilginç bir iddia tartışılıyor. O çok sevdiğimiz
Şirinler, Komünizm’i mi anlatıyor?
ABD’de uzun yıllar bu gerekçeyle yasaklanan Şirinler’in komünizm kodları:
- Şirinler'in İngilizce yazılımı Smurf'tur, bu da "small men under red flag"
yani 'kızıl bayrak altında yaşayan küçük adamlar'ın baş harflerinden oluşur.
Aynı şekilde Smurf; “socialist men under red father” yani "kırmızı baba
altındaki sosyalist adamlar diye de bilinir.
- Şirinler’de para olmadan komünal bir yaşam sürülüyor.
- Şirinler köyünde para kullanılmaz, ama herkes kendine gerekli olan şeyleri
bedava edinir.
Tembel Şirin bile hiç bir iş yapmadığı halde bütün şirinlerle aynı standartlarda
yaşamaktadır. Bu da tembellik hakkını ifade eder.
- Şirin Baba, Karl Marx’a benziyor ve kızıl şapka giyiyor.
- Herkes kendi işini yapıyor ve çok mutlu.
- Şirinler köyünde bir tek bile ibadethane bulunmaz… Ne kilise, ne havra, ne de
camii..
- Şirin çileği tarlaları sadece bir şirine ait değildir, bütün şirinler bu
tarlada hak sahibidir.
- Şirinler'in düşmanı Gargamel papaz cübbesi giyer ve dini sembolize eder.
Gargamel, kapitalizmin simgesi olan altın ve para düşkünüdür
ve Şirinler’i
sürekli yemek ister. Bu isteği de misyonerliği ifade eder.
- Gargamel'in kedisi ise ABD'nin peşinden ayrılmayan küçük ülkeleri sembolize
eder.. Türkçe çevirisinde Azman adındaki bu kedinin asıl orjinalindeki adı
'Azrail'dir.
- Şirinler'in her birinin temsil ettiği çok farklı unsurlar vardır. Örneğin;
Şirine feminizmi, Süslü eşcinselliği, Güçlü Şirin maço erkeği temsil eder.
- Şirinler çizgi filminin yaratıcısı Peyo, gerçek bir komünistti… Şirinleri
ortaya çıkardığı zaman iki kutuplu bir dünya vardı. Bir tarafta ABD diğer
tarafta SSCB.
Peyo, bir çizgi film yapmak, bu çizgi filmle bir mesaj vermek ve emperyalist
Amerika’ya karşı bu yolla propaganda yapmak istedi.
İşte tüm bu iddialar akla önemli bir soruyu getiriyor: TRT Şirinler'i
yayınlayarak yıllarca Komünizm propogandası mı yaptı?
Eğer TRT, bu iddiaları bilseydi, Şirinler'i yine yayınlar mıydı?
Odatv.com
14 Ocak 2008
ŞİRİNLER VE KOMÜNİZM...
Şirinlerin
yaratıcısı Pierre Culliford komünizm görüşünü benimsemiştir; dolayısıyla
yarattığı Şirinköy'ün komünal bir hayatın illüstrasyonu olması oldukça
muhtemeldir. Dönemin en büyük sosyalist ülkesi olan SSCB'yle birçok benzerlik
taşıması da bu ihtimali kuvvetlendirmektedir. Şüphelerin gerçeklik payını
görebilmek için belki izlerken de dikkatinizi çekmiş olan benzerlikleri
incelemek faydalı olacaktır.
-Çarlığın devrildiği 1917 devriminde iktidar için savaşan iki an güç
vardı;biri Bolşeviklerin simgesi kırmızı renkti, sol-sosyalist devrimcilerin ise
beyazdı. Sonuçta Bolşevikler başa geçti. Şirinköy'de bunu, bir tek Şirin
Baba'nın kırmızı şapka ve pantolon, diğer şirinlerin ise beyaz şapka ve pantolon
giymesi olarak görüyoruz.
Şirinlerin tek tip elbise giymesi de tam eşitlik fikrinin bir yansımasıdır,
hiç biri görünüşüyle bir diğerinden üstün değildir. Derilerinin mavi olması ise
akla işçilerin giydiği mavi tulumları getiriyor, neticede tüm şirinler işçi ve
işçi
sınıfını temsil ediyor.
-Şirinlerin yaşam alanı olan Şirinköy sosyalist komün ya da kolektif için eşsiz
bir örnektir. Toprak bireyler tarafından sahiplenilmemiştir, tüm köye aittir.
örneğin kuraklıktan dolayı çileğin yetişmediği bir dönemde Şirinlerden birinin
evinde çilek stokladığı ve bunu diğer şirinlerden sakladığı ortaya çıkar, bunun
üzerine şirinler çok sinirlenir ve çilekleri saklayan şirin özeleştirisini
yapar. bu da bireyselliğin, bireyselliğin getirisi(götürüsü de diyebiliriz) olan
bencilliğin ve kapitalizmin ürünü olan stoklamanın çok ciddi şekilde
eleştirildiğini görebiliriz.
-Şirinköy ekonomik olarak kapalı-piyasa'ya dayanır. para ve takas yoktur. Bütün
servet şirinlere aittir, kamu malıdır. Her şirin hem işçi hem de toprak
sahibidir.. Tüm şirinler eşittir.
-Günlük hayatımızda insanlara hitap ederken kullandığımız unvanlar Şirinköy'de
yoktur;Aşçı Şirin, Şakacı Şirin gibi hitaplarla seslenirler birbirlerine, seçkin
unvanlar yerine "yoldaş" kelimesini kullanan sosyalistler gibi...
-Saf Marksizm geleneklerinde olduğu gibi Şirinköy'de ateisttir, tanrı yoktur,
peygamber şirin yoktur.
-Şirinlerde belki de gerçekle bire bir kopyalanmış iki karakter vardır. Bunlar
Şirin Baba ve Bilge Şirindir. Şirin baba hepimizin kabul edeceği gibi beyaz
sakalıyla Marx'a oldukça benzemektedir ama Marx'la ortak olmayan bir yönü
vardır; Karl Marx hiçbir zaman yönetici olmamıştır. Bu sebeple aklımıza Lenin ve
Stalin gelmektedir. Şirin Baba görünüşüyle Marx, pozisyonuyla Lenin ve Stalin’in
bir karışımıdır.
-Gelelim
Bige Şirin’e...Köyde bilgisiyle Şirin Baba’ya yaklaşabilen tek şirin yuvarlak
gözlükleri olan Bilge Şirin’dir ve genelde her bölümün sonunda fikirlerinden
dolayı köyden atılır... Bu özellikler size önemli bir ismi hatırlattı mı?
Trotsky... SSCB’den fikirlerinden ötürü sürgün edilen Trotsky ve köyden atılan
Bilge şirin sizce de çok benzemiyor mu?
Şimdi biraz da şirinlerin azılı düşmanı Gargamel’i inceleyelim. Gargamel’in
amacını şirinleri yemek olarak hatırlayabilir bir kısmımız ama onun şirinleri
yakalamak istemesindeki asıl amacı, değdiği her maddeyi altına çevirecek bir
iksirin son malzemeleri olmaları. . Gargamel, amacıyla kapitalist bir sistemin
küçük bir bir kopyasıdır. Kedisi Azman ise “işçi aristokrasisini” temsil
etmektedir. Hayatı Gargamel’e hizmet etmekle geçmektedir, efendisi ne verirse
onunla yetinir, asla sesini çıkarmaz, sorguya kalkışmaz.
Son olarak Şirinlerin İngilizce adında da bir ipucu bulmamız mümkündür. Smurfs
s=small m=men u=under r=red f=father, mall men under red father, yani kızıl
babanın altındaki küçük adamlar. Bir diğer rivayet de socialist men under red
father, yani kızıl babanın altındaki sosyalist adamlar olduğudur.
Bunların hepsi tesadüf diyelim. Ama bunların yanına SSCB’NİN gerçekten de SMURFS
adlı bir örgütün bir dönemler varlık gösterdiğini eklersek bunların tesadüf
olmadığına inanan insan sayısının artması muhtemeldir. Tüm bunların eglenceli
efsaneler olduğuna da yaratıcısının politik mesajlar verdiği bir çizgi film
olduğuna da inanabilirsiniz. Ama şu bir gerçek ki küçük mavi adamlar ütopyayı
gerçekleştirmişlerdir.
(darkdreamstako@hotmail. com)
Sitemiz katılımcıların düşüncelerini düşünce özgürlüğü ortamında paylaştığı bir sitedir. Yazılan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Sitemizdeki her türlü materyal kullanılabilir. Lütfen sitemizi
kaynak gösteriniz.
Web site engine's code is from PHP-Nuke Sayfa Üretimi: 0.15 Saniye