Siteye toplam hit |
Şu ana kadar 18145702 sayfa izlenimi aldık. Başlangıç: Mart 2001
|
|
IP bilginiz |
Merhaba, Misafir ip: 44.200.25.51 ispniz: amazonaws.com Server: compute-1
|
|
|
Nazım Hikmet’in “Kürt Sorunu” Hakkındaki Düşüncelerini Belirttiği Bir Mektup |
asi_35 gönderdi: "
“Kökleri yüzyılların derinliklerine dalan, tarihiyle, kültürüyle, Kürt
milletinin önemli bir çoğunluğu Anadolu’nun bir parçasında yaşar. Anadolu’nun
öbür parçalarında yaşayan Türk milletini Kürt milleti kardeşi sayar.
Her iki millet, bütün imparatorluklar gibi, halkların zindanı olan Osmanlı İmparatorluğu’nda, Türk ve Kürt derebeylerinin, Osmanlı İmparatorluk idaresinin ağır zincirlerine vurulmuşlardır.
Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra ise her iki millet emperyalizme karşı tek bir cephe kurup çarpışmışlardır. Anadolu milli kurtuluş hareketi yalnız Türkler için değil, Kürtler için de tarihlerinin en şerefli sayfalarından biridir.
O dövüş yıllarının sonradan Türk idarecilerince yasak edilen en unutulmaz türkülerinden biri, “vurun Kürt uşağı namus günüdür” diye başlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra, Türk idarecileri ve egemen çevreleri, Kürt hareketine tamamıyla vaat ettikleri millet ve insan haklarını tanımadı.
Hatta işi Kürt milletinin millet olarak varlığını bile inkâra kadar götürdü. Bu dönem, Türk idarecilerinin ve egemen sınıflarının emperyalizmle uzlaşmaya başlaması dönemidir. Bu inkârla, bu uzlaşmamanın aynı dönemde baş göstermesi sadece bir rastlaşma değildir.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti’ni Orta ve Yakın Doğu’da emperyalizmin kalelerinden biri haline getiren Türk politikacıları, Kürt milletinin milli varlığını inkârda ısrar ediyor ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde öteki azınlıklarına tanıdığı hakları bile Kürt milletine tanımıyor.
Türk ve Kürt halklarının Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içinde dış ve iç politikada aynı emellere hasret çekmeleri bugünkü Türk idarecilerini korkutuyor. Her iki millet kardeş milli kültürlerini, milli ekonomilerini geliştirmek, toprağa, tarım araçlarına, hürriyete, demokratik haklara kavuşmak istiyor. Türk ve Kürt halkları Türkiye Cumhuriyeti’nin tarafsız bir politika gütmesini, emperyalizmin üssü olmaktan kurtulmasını özlüyor.
Gerçek Türk yurtseverleri Kürt kardeşlerinin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde milli haklarına kavuşmak için gösterdiği mücadeleyi gönülden nasıl destekliyorsa, gerçek Kürt yurtseverleri de Türk halkının demokrasi ve milli bağımsızlık için yaptığı kavgayı öylece destekliyor. Anadolu’da yaşayan Türklerle Kürtlerin arasına nifak sokmak isteyen gerici, sömürücü, karanlık kuvvetler, emperyalizmle el ele vererek halklarımızı daha kolay ezmek istiyorlar.
Kürt ve Türk halklarının bahtiyarlığa, insanca yasamaya varmak için derebeylerine, kara kuvvetlerine, şehir ve koy ağalarına, gericilere, ırkçılara, milletlerin varlıklarını ve haklarını inkâr edenlere, emperyalistlerin uşaklarına karşı yürüttükleri yeni milli kurtuluş savaşının zaferi Kürt ve Türk halklarının el birliğiyle kazanılır.
Ancak böyle bir el birliğiyle kardeş iki millet hürriyete, milli ve insan haklarına kavuşabilir.”
NAZIM HİKMET RAN – 1961/Moskova
Kaynak: “Nazım’ı Nazımca Anlamak” (Etki Yayınları). Kitapta Mektubun Orijinal Görüntüsü Mevcuttur.
"
|
Tarih: 29.04.2010 Saat: 02:59 |
|
| |
Haber Puanlama |
Ortalama Puan: 5 Toplam Oy: 2

|
|
|
Re: Nazım Hikmet’in “Kürt Sorunu” Hakkındaki Düşüncelerini Belirttiği Bir Mektup Gönderen: SoldaBirlik 03.05.2010 Saat: 17:39 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | “.....
Karadeniz'de içinde Lazların,
şarkta Kürtlerin arasında.
Kürtlere kuyruklu derler
yalan.
Kuyrukları yok.
Yalnız çok âsi, çok fakir insanlar.
Zenginleri de var
ama az,
beyleri…
On beş yıl dünyayı dolaştık sayılır
gördük her şeyleri.
Sineması, tiyatorası,
baloya bile gittim,
böyle başörtümle,
Diyarbakır’da.
Sonra yüzbaşı karılarıyla poker de oynadım
Giresun’da bütün kış.
Kazandım çok şükür.
Tiyatro bileti bile çıktı bir kere bana
üç ortaktık,
biner lira bölüştük.
Bu dünyadan aldım hevesimi artık.
Tekavütlüğü yakın Hüsnü Çavuşun.
Perihan yatı mektebine gidecek.
Biz çavuşla köye döneceğiz.
Çavuş, “Ben toprakla uğraşamam gayrı,” diyor.
Dükkân açacak.
Açsın.
Ben uğraşırım toprakla.”
…..
MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI
YKY/Sayfa 87
N.HİKMET |
|
|
|
|
|
|