Alev Kutluözen; hüznün insancıl şairi
Bir ülkede dallarından güller koparılır ve yakılırsa, o ülkenin duyarlı şairleri de o yangınla birlikte yanar. Bu yüzden olsa gerek ki; şair Kutluözen “Bir Yüzüm Erguvan Yangını, Bir Yüzüm Temmuz” adlı yeni çıkan şiir kitabının girişine düştüğü notta “Dalından koparılan 35 gül adına...” diyor.
“uludağların doruklarında
açar yüreğimin kan kırmızı gelincikleri
büyütür yasak sevdaların (t)adını
özüm şiir / sözüm şiir / kavgam şiir olur...”
Böyle olursa tabii ki “yorgun sabahlarına, kan tükürür” ve yaşamın ve aşkın “gerçeğinden kaçamaz” ve “sol yanı acır.” Sol yanı acır, çünkü sol yanımızdadır yüreğimiz ve hayatın acımasızlıklarının ilk vurduğu yer orasıdır.
Şair Kutluözen bu kitabını öncekinden farklı olarak beş bölüm altında toplamış:
-Gerçeğimden Kaçamıyorum
-Bir Kelebeğin Gözlerinden
-Aşka Ve Kavgaya Dair
-Duyuyor musun
-Yalnızlık Aşk ve Ölüm
Bölümlerdeki şiirler hem konu başlığı hem de birbirleriyle ilişkisi bakımından bir bütün oluşturmuşlar. Şiiri seven ve kitabı okuyan herkesin kendi duygularını şiirlerde bulacağından eminim. Çünkü şair duygularını sevgiyle ustaca yoğuruyor ve okura sunuyor. Onun yaşadığı sevda, bencil ve çıkarcı değil. Toplumsal gelişmeleri göz ardı etmeyen, sevginin çıkarcı ve bencil olamayacağının ayrımında, kaleminden dökülen sözcükler ise bilinçli duygulu ve umutlu:
“beni mevsimini yitirmiş aşklara sor
beni nisan
beni mayıs
beni haziranlara
öyle huysuz sabahlara
bırakıp gitme çocuk...”
Sevgi emek ister, güzellikler emekle yaratılır. Ama gün olur ki ayrılık gelip çatar. Gideni durdurmak mümkün değildir. Sonra giden gider de, kalanın hali ne olur? Şairin gözlerindeki yaş kaleminden damlar:
“ay ışığından süzülüp
dağlara düşen yüzüm
ağla... bu acılar
ömrüne rehin bir kelebeğin
gözlerinde kanar...”
Ve bu durumda sevgisi yüreğinde olan yalnız bir insan, hayalleriyle baş başa kalır. Şair de öyle, gerçeği görür, hayallerin yaşamdaki vazgeçilmezliğini vurgularcasına; “yüzümde yolların ayrılık türküsü / ödünç alıyorum bütün güzel düşleri / ve belkinin / hayallerini kuruyorum” der ve koşullara isyan ederken sevgiliye seslenir:
ey sevgili!
yanmıyorsa alevi hiçbir aşkın
dumanı külünden sorulur
yasak sevinçlerin sevdalısıyım
ömrüme kurulmuş bütün tuzaklar”
Ama bu tuzaklara rağmen mücadelecidir şair:
“korkma!” der,
“birazdan kurşuna dizerler yıldızları
sustururlar sevdaya dair bütün şarkıları
ah kalbim... unutur mu bu acıyı
unutur mu halkımın
direnen sevdasını...”
İnsan sevgisi olmadan aşk ve sevdanın yaşanamayacağı bu mısralarla ortaya çıkar tabii ki.
İmgesi bol “Bir Yüzüm Erguvan Yangını, Bir Yüzüm Temmuz” adlı şiir kitabı bir solukta okunan kitaplardan. 51 şiirin yer aldığı kitap Kora Yayın tarafından yayınlanmış.
Kitabın ön kapağındaki çiçeklerin tutuştuğu resim, yüreğinde sevgi taşıyan okurun da yüreğindeki sevgiyi de alevlendiriyor gibi bir hisse kapılıyor insan. Şiirleri okudukça bunu hissetmemek de olanaksız zaten. Ve en önemlisi, şair “bırakıyorum / yaşamı / yazılmayana” diyerek bu kitabını sonlandırsa da; biliyoruz ki, verdiği mesaj geleceğe umut saçan Nazım Hikmet’in şu mesajı ile özdeşleşmektedir:
“....
En güzel günlerimiz;
Henüz yaşamadıklarımız
ve sana söylemek istediğim en güzel söz;
Henüz söylemediğim sözdür...”
Turgay Usanmaz
Sitemiz katılımcılarına not: İsteyenler Alev Kutluözen’e a_kutluozen@yahoo.com e-posta adresinden ulaşılabilirler.